KONYA MİLLETVEKİLİ
SAYIN ZİYA ALTUNYALDIZ
"SAVUNMA SANAYİİNİN PARLAYAN YILDIZI KONYA"
Ziya ALTUNYALDIZ
Konya - 1963.
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdi. ABD'de West Coast Üniversitesinde Uluslararası İşletme İdaresi alanında yüksek lisans yaptı. İngiltere'de Londra Metropolitan Üniversitesinde Uluslararası Karşılaştırmalı Ticaret Hukuku alanında diploma sonrası programı tamamladı.
Devlet Planlama Teşkilatında Uzman Yardımcısı olarak görev yaptı. Dış Ticaret Müsteşarlığında; Devlet Yardımları Daire Başkanı, İhracat Genel Müdür Yardımcısı, İhracat Genel Müdürü ve Müsteşar Yardımcısı olarak görev aldı. Türkiye Teknoloji Vakfı Yönetim Kurulu Üyeliği, Eximbank Yönetim Kurulu Üyeliği , İhracatı Geliştirme Etüt Merkezi Genel Sekreterliği yaptı. Londra Büyükelçiliğinde Ticaret Müşavirliği görevini yürüttü. Gümrük Müsteşarı olarak görev yaptı. Gümrük ve Ticaret Bakanlığının kurulması üzerine yeniden Bakanlık Müsteşarı olarak atandı.
25 ve 26. Dönemde Konya Milletvekili seçildi. Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanlığı görevini yürüttü. 27.Dönem Konya Milletvekili ve TBMM Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Üyesi – AB uyum Komisyonu üyesi – Türkiye – AB Karma Parlamento Komisyonu Üyesi
SAVTÜRK:
SAVTÜRK son yıllarda özellikle savunma sanayi alanında ülkemizin gerçekleştirdiği hamlelerin kamuoyuna duyurulması noktasında önemli bir görev ifa ediyor… Bu amaçla Cumhurbaşkanlığımızın savunma sanayinde Yerli Milli Üretim, Savunma Sanayi Başkanlığının (SSB) Teknolojik Derinlik Oluşturulması Ve Yerli Tedariğin Geliştirilmesi, Alt Sistem Sahipliği politikalarının yereldeki yansımalarını kamuoyunun bilgisine sunmaya çalışıyor. Bu çerçevede, son yıllarda Türkiye’de Savunma Sanayinin Parlayan Yıldızı Konya nın, bu alanda en fazla çaba gösteren Milletvekillerinden Sayın Ziya ALTUNYALDIZ ile Konya’nın Savunma Sanayiindeki geldiği aşamayı konuştuk.
SAVTÜRK: Sayın Milletvekilim Türkiye son yıllarda Savunma Sanayiinde gerçekten rüya gibi bir dönem yaşıyor. Bu süreci en iyi bilenlerden birisi olarak ülkemizin hedefleri bazında biraz bahseder misiniz?
Z.ALTUNYALDIZ:
Kamuoyunun yakından ve gururlanarak takip ettiği süreç Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ülkemizin savunma sanayinde yerli milli üretim politikaları, Savunma Sanayi Başkanlığının (SSB) bu alanda küresel etkinlik, teknolojik derinlik oluşturulması ve yerli tedariğin geliştirilmesi politikaları sonucunda, sizin de bahsettiğiniz gibi Türk savunma sanayiinin son yıllarda hızlı bir yükseliş eğilimi yakaladığı görülmektedir. Tabii ki burada bu yükselişin Ülkemizin 2023,2053 ve 2071 hedefleri ile yakından ilgili olduğunu ifade etmek gerekir.
Esasen Savunma sanayiine tarihsel perspektiften bakınca ve özellikle 1974 Kıbrıs Barış Harekatında ülkemizin karşı karşıya ambargodan çıkarılan dersler göz önüne alınınca, bu gelişmelerin sürpriz sayılmaması gerekir. Türkiye’nin bulunduğu coğrafi konum itibariyle, barışın ve caydırıcılığın korunmasında savunma sanayiinin yüksek teknoloji ürünleri üretebilir olmasının önemi çok büyüktür. Milli güç unsurlarına dayanmayan bir savunma sanayiinin yeterliliğinden ve sürekliliğinden söz edilebilmesi pek mümkün görünmemektedir. Çünkü, savunma için gereken her türlü araç, gereç ve teçhizatın büyük oranda yerli kaynaklardan karşılanıyor olması, Ülkemizin bulunduğu coğrafya ve yaşadığımız tecrübeler göz önüne alınırsa önemli bir zorunluluktur. Son dönemde Sayın Cumhurbaşkanımızın himayesinde gerçekleştirilen atılım ve yatırımlarla, kara, hava ve deniz sistemleri bazında çeşitli alanlarda yurt içi imkan ve yetenek kazanılmıştır. Bu kapsamda, sistem entegrasyonu, komuta kontrol, haberleşme, elektronik harp ve ateş gücü gibi alt sistemlerde de ciddi bir altyapı oluşmaya başlamıştır.
SAVTÜRK: Savunma Sanayii nasıl bir sektör, bu sektörün dönüştürücü gücünden bahsediliyor gerçekten böyle bir güçten söz edebilir miyiz?
Z.ALTUNYALDIZ:
Savunma sanayii, genel sanayiden soyutlanamayan, ülke savunması için ihtiyaç duyulan her türlü silah, mühimmat, araç ve teçhizatın üretimi ve bakımını yapan ve imalat sanayinin hemen hemen her alanı ile ilgisi olan bir sanayi organizasyonudur. Savunmada ihtiyaç duyulan her türlü araç ve gerecin özel veya kamu kuruluşlarınca üretilebilmesi savunma sanayiini oluşturmaktadır. Ülkelerin savunma sanayii potansiyeli ile ekonomik potansiyeli arasında bir ilişki bulunmaktadır. Savunma sanayii, ekonominin önemli bir parçası olarak gelişmektedir. Savunma sanayii kendi alanında önemli bir ihtiyacı karşılamanın yanı sıra, benzer sektörlere göre çok yüksek katma değer oluşturması, ekonomiler için ayrı bir avantajdır. Daha önemlisi teknolojilerin gelişiminde öncü rolü nedeniyle ait oldukları ekonomilerin rakiplerine karşı üstün hale gelmesine olumlu katkı verir. Ayrıca şemsiye sektör konumundaki savunma sanayi sahip olduğu ileri teknoloji ve insan kaynakları nedeniyle diğer sektörlere de lokomotiflik yapabilecek dönüştürülebilecek bir etkiye sahiptir. Bu dönüştürücü etkiden Konya sanayisinin ve sanayicisinin faydalanması için biz de elimizden geleni yapmaya devam ediyoruz.
SAVTÜRK: Dünyada ve Türkiyede durum nasıl?
Z.ALTUNYALDIZ:
Dünyada askeri harcamalar gün geçtikçe artmakta, ekonomik olarak gelişmiş ülkeler silahlanmaya büyük önem vermektedirler. Silahlanma artık uluslararası bir yapıya bürünmüştür. Silah üreten ve ihraç eden ülkeler bu işten karlı çıkmakta ve ekonomilerini büyütmektedirler. Kendi silah sanayi olmayan ya da teknolojik ilerleme kaydedemeyen ülkeler ise silah ithalatına girdiklerinden dolayı ekonomilerini dengeleyememektedirler. Silahlanmadan vazgeçemeyen bu ülkeler ister istemez ekonomik problemlerle karşı karşıya kalmaktadırlar.
Dünya genelinde askeri harcamalara bakıldığında, Stockholm Barış Araştırmaları Enstitüsü (SIPRI) verilerine göre, küresel savunma harcamaları 2017 yılında yüzde 1,1 oranında artarak 1 trilyon 739 milyar dolara yükseldi. Dünyadaki sıralamasının başında ise yine açık farkla ABD geliyor. ABD'nin 2017 yılı savunma bütçesi 610 milyar dolarla dünya genelinde savunmaya yapılan yatırımların üçte birini oluşturdu. ABD'nin savunma bütçesi, ikinci sıradaki Çin'in yaptığı askeri harcamaların 2,2 katını buluyor. ABD'nin 2018 yılında da yaklaşık 700 milyar dolarını savunmaya ayırdığını biliyoruz.
Ülkemiz askeri harcamalar bakımından dünyada 18,2 milyar dolarlık harcama ile 15. Sırada yer almaktadır. GSYİH’ nın % 2,2 sini askeri harcamaya ayırmakta olan Türkiye bu oranla dünya ortalaması dolayındadır. Türkiye Savunma Sanayi ihracatı yapan ülkeler arasında dünyada 16. Sıradadır. 2016 yılı sonu kesinleşmiş veriler itibariyle, savunma firmalarımızın tüm savunma ve havacılık satışlarını içeren ve sektörün büyüklüğünü gösteren Toplam Savunma ve Havacılık Sektör Cirosunun 5,968 milyar $’a ulaşması, Geçmişte yalnızca 248 milyon $ olan savunma ve havacılık ihracatının 2016 yılında yaklaşık 8 kat büyüyerek 1,953 milyar $'a ulaşması, geçmişte yalnızca 66 savunma projesini yaklaşık %80 dışa bağımlılık oranı ile yürütürken; geldiğimiz noktada %65 in üzerinde yerlilik oranı ile proje sayımızın yaklaşık 9 kat artarak 553’e ulaşması ve 41,4 milyar $'lık proje hacmine ulaşılması çok sevindiricidir ve asla tesadüf değildir. Gelinen nokta Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Savunma Sanayi Başkanlığımızın gecesini gündüzüne katarak ortaya koyduğu çabalarının bir ürünüdür.
SAVTÜRK: Peki Konya’nın Savunma Sanayinde bir birikimi potansiyeli var mı? Konya bu alanda nerede duruyor?
Z.ALTUNYALDIZ:
Konya silah ve mühimmat ihracatında (NACE 2927) Ankara, İstanbul, Eskişehir ve İzmir’den sonra Türkiye’de bu alanda 5. Durumdadır. 2018 ilk 10 aylık rakamlara göre Konya 41 milyon dolarlık ihracaat yapmıştır ve bu trend devam ederse İzmiri geride bırakarak 4. Sıraya yerleşecektir.
Konya Merkez Ekosisteminde hali hazırda savunma sanayine üretim yapan 100’e yakın firma bulunmaktadır. Bu firmaların, ASELSAN SİLAH SİSTEMLERİ TESİSİ yatırım kararı ile motivasyonları üst düzeye çıkmıştır. Konya Savunma Sanayi A.Ş. ile ASELSAN A.Ş. ortaklığında kurulacak ve SARP -Uzaktan Komutalı Silah Sistemlerinin (UKSS) üretileceği tesisin 2019 yılında faaliyete geçmesi planlanmaktadır.
Diğer taraftan ise 100 yılı aşkın Av Tüfeği üretim kültürüne sahip Huğlu – Üzümlü Ekosistemi, Savunma Sanayine Askeri Silahların Üretimi ve diğer imalat ile entegre olarak, ülkemizin ihtiyacı ve hedefi olan Yerli Milli Savunma Sanayi teşkiline katkı yapmak suretiyle kendisini de yetenek ve yetkinlik anlamında geliştirmek istemektedir. Huğlu – Üzümlü Ekosistemi, hâlihazırda Türkiye’de üretilen 800-850 bin av tüfeğinin 400-450 binini üretmektedir. Bu alanda Türkiye’nin Dünyada İtalyadan sonra 2. Duruma gelmesinde büyük paya sahiptir. Bu ekosistem çok kolay ve hızlı bir şekilde savunma sanayine hafif silah alanında entegre olabilecek durumdadır ve MPT-76 ve MPT-55, Bombaatar üretimi ile entegre olmaya başlamıştır.
Bölgede (Konya Merkez -Huğlu-Üzümlü) Silah-Savunma Sanayi Potansiyeli ile ilgili olarak çok önemli faaliyetler içerisindedir. Konya bu alanda yaptığı çalışmalarla peşisıra hamleler gerçekleştirmektedir. Bunlar; Yapım aşamasındaki 2 adet Silah İhtisas Sanayi Sitesi, 2 Adet Küme, Konya Sanayi Odası bünyesinde MEVKA desteği ile planlanan Savunma Sanayi Geliştirme Merkezi, nitelikli insan kaynağının karşılanabilnesi için büyük önem arz eden Selçuk Ünivesitesi-Huğlu MYO da açılan Silah Teknikerliği Eğitim Programı, Proje Okulu pozisyonuna getirdiğimiz Huğlu MTALisesi, Üzümlü MTALisesi, Mehmet Tuza PAKPEN Lisesi, Huğlu MYO’nda Eğitim Amaçlı planlanan ve sanayicinin de kullanımına açık Test Analiz Laboratuvarı, Konya Savunma Sanayi A.Ş. ortaklığında Uzaktan Komutalı Silah Sistemleri (UKSS) üretilmesi planlanan ASELSAN Silah Sistemleri Tesisi, bu alanda faaliyet gösteren Teknoparklar, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı 100 günlük Eylem Planında kararlaştırılan Model Fabrika, Konya Sanayi Odası tarafından 2018 ‘de 4. Düzenlenen Savunma Sanayi Zirvesi, SSB tarafından Konya’da uygulanacak olan Endüstriyel Yetkinlik Değerlendirme Programı (EYDEP), En az 3000 kişilik silah konusunda tecrübeli işgücü, SSB ve diğer ilgili kurum/kuruluşlarla yakın işbirliği, Milli Savunma Bakanlığı Askeri Fabrikalar Genel Müdürlüğünün (AFGM) Onaylı Tedarikçi Listesinde (Ülke çapında Toplam 36 Firma bulunuyor) Konya’dan 11 firmanın girmiş olması, Savunma Sanayine entegre olmaya hazır yıllık 450-500 Bin Av tüfeği üretim kapasitesi (Türkiye’nin % 50’si) Konya’nın bu anlamda geldiği güzel pozisyonu ortaya koymaktadır.
SAVTÜRK: Savunma Sanayinde Konya’nın katettiği mesafeyi yakından bilen ve bu alanda taraflı tarafsız herkesin takdirini toplayan bir Milletvekili olarak, Konya’ya Aselsan Silah Sistemleri Tesisi Yatırımı Kararı ile ilgili ne söylemek istersiniz?
Z.ALTUNYALDIZ:
Bilindiği gibi, geçtiğimiz günlerde 300 milyon lira sermayeli ASELSAN-Konya Savunma Sanayi A.Ş. ortaklığında Konya'da yapılacak olan Silah Sistemleri Tesisinin kuruluşu ile ilgili bilgi kamuoyu ile paylaşılmıştır. % 51 hissesinin ASELSAN’a, geri kalan yüzde 49' luk hissesinin de Konya Savunma Sanayi A.Ş.’ye ait olacağı ve makine, teçhizat, inşaat ve tasarım ve inovasyon gibi unsurların yer aldığı ve toplam 450 milyon TL lik bir yatırımın planlandığı bir ana sanayi yatırımı, yoğun çabalarımız ve Sayın Cumhurbaşkanımızın desteği ile Konya’ya kazandırılmıştır.
Bahse konu tesiste ilk etapta, ASELSAN tarafından kara, deniz ve hava platformları üzerine entegre edilerek asimetrik tehditlere karşı etkin savunma amacıyla geliştirilen Uzaktan Komutalı Silah Sistemlerinin (UKSS) üretilmesi planlanmaktadır.
Ayrıca, tesiste sistem üretim, test ve entegrasyon faaliyetlerinin yanı sıra ilerleyen dönemlerde silah sistemleri tasarım ve inovasyon merkezi olarak hizmet verecek bir tesisin temelleri atılmış olacaktır.
Bahse konu yatırım, hangi açıdan değerlendirilirse değerlendirilsin gerek Konya’ nın marka değerine katkısı, gerekse bu tesisin kapsamındaki arge, tasarım ve inovasyon merkezi gibi unsurları, şemsiye-dönüştürücü sektör hüviyetindeki savunma sanayi ile ilgili bir yatırım olması, Savunma Sanayi Başkanlığının Konya ilinin potansiyeline güveni ve Konya Sanayisinin Endüstri 4.0 vizyonuna ülkemizin yerli milli savunma sanayi perspektifinde dışa bağımlılık oranının düşürülerek yerli ve millilik oranının % 65’ lerden daha yukarılara çekilmesi noktasında büyük önem arz etmektedir.
ASELSAN Silah Sistemleri Tesisi yatırımı ile Konya’da oluşması beklenen-olması gereken sinerjinin know - how, teknoloji, insan kaynağı transferini temin edecek ve sürdürülebilir kılacak şekilde gerçekleşmesinin sağlanması gerekmektedir. Bunun için hem Konya Sanayisinin, hem Konya’daki Üniversiteler, Teknik Liseler dahil eğitim kurumlarının, hem de SSB ve ASELSAN yetkililerinin, bu tesisin gerek beşeri anlamda gerekse teknik anlamda Konya’ya azami katkı vermesinin sağlanması Yerli ve Milli Savunma Sanayi inşasında hayati öneme haizdir. Bunun takipçisi olacağız ve bu yolla Konya Sanayisinin dönüşümüne katkı sağlayacağız.
SAVTÜRK: Son olarak vermek istediğiniz bir mesaj var mı?
Z.ALTUNYALDIZ: Savunma Sanayiinde Konya son yıllarda ciddi bir atak içerisindedir. Bu gelişmeler, hem ülkemizin için hem de Konya’mızın çok kazançlı çıkacağı kıymetli bir süreci işaret etmektedir. Savunma Sanayiinin Parlayan yıldızı Konya’nın, bu alandaki tarihi sürecinde yer almaktan çok mutlu olduğumu ifade etmeliyim. Bize bu konuda yardımlarını esirgemeyen Sayın Cumhurbaşkanımıza, Savunma Sanayii Başkanımıza, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ASELSAN Yönetim Kurulu Başkanına ve yöneticilerine, Valimize, Belediye Başkanımıza, ve MEVKA gibi sanayiciyi yalnız bırakmayan Kamu Kurumlarımıza, Konya’daki tüm Oda Başkanlarımıza ve STK lara, Üniversitelerimize, vefakar-cefakar sanayicilerimize katkı ve destekleri için ve bu fırsatı bana verdiğiniz için siz SAVTÜRK ekibine teşekkür ederiz.